Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Tarsus İlçe Başkanı Selahattin Şahin, 10 Ekim 2015 yılında Ankara Tren Garı önünde barış mitingi için bir araya gelen vatandaşlara yönelik düzenlenen, 103 kişinin hayatını kaybettiği ve 500’e yakın kişinin yaralandığı Gar Katliamı’nın 9. Yıl dönümünde Yenice Tren Garı önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.
CHP Tarsus İlçe Başkanı Selahattin Şahin’in okuduğu basın
açıklamasına CHP Tarsus Kadın Kolları Başkanı Figen Acıyiyen, Önceki Dönem CHP
Tarsus Belediye Meclis Üyesi ve Mersin Büyükşehir Belediyesi İmar İnşaat A.Ş.
Yönetim Kurulu Üyesi Yusuf Tıbık, CHP Tarsus Belediye Meclis Üyeleri Ali Şanlı,
Murat Topçuoğlu ve partililer katıldı.
Başkan Şahin’in açıklaması şöyle:
“Cumhuriyetimizin 100 yıllık tarihinin en büyük katliamlarından
birisi olan 10 Ekim Ankara Gar Katliamı üzerinden tam 9 yıl geçti. 10 Ekim
2015’te Ankara tren garı önünde düzenlenen “Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi”ne
karanlık eller tarafından yapılan saldırıda 103 arkadaşımızı yitirdik, 500’e
yakın arkadaşımız ise yaralandı.
Elbette bizler 9 yıl geçmesine rağmen planlı bir şekilde
katledilen barış savunucularını unutmadık. Bizlerin yüreği kan ağlarken,
birilerinin statlarda barış karanfillerimizi yuhalatmasını unutmadık.
İnsanlık suçu işleyen cani bir örgüte selam yollayanları
unutmadık.
Bizler ülkemizin geleceğine kara bir leke olarak düşen katliamda
yitirdiklerimizi, birer birer toprağa defnettiğimiz sıralarda; katliamı önlemek
bir yana, adeta yol veren iktidar yetkililerinin anketlerle oy hesabı derdine
düşmesini unutmadık.
Katliam milyonların yüreğinde derin yaralar açarken, acının bir
nebze olsun hafiflemesi için katliamın gerçek sorumlularının yakalanmasını
beklerken, yetkililerin karartma yapmalarını unutmadık.
Katliam göz göre göre geldi!
10 Ekim katliamından önce aynı merkezden planlandığı düşünülen 5
Haziran 2015 Diyarbakır ve 20 Temmuz 2015 Suruç katliamları yaşandı. Her üç
katliamın sadece planlaması değil, sözüm ona “ihmaller zinciri” de büyük
benzerlikler taşımaktadır.
Her üç katliamın dava süreci de birkaç maşaya ceza verilerek
kapatılmak istenmektedir. Ve katliamlar zincirinin, iktidarı sarsılan AKP’nin
yeniden çoğunluğu sağlamasıyla bıçakla kesilir gibi kesilmesi, sürecin politik
arka planı için kafalardaki en önemli soru olarak varlığını korumaktadır.
10 Ekim Ankara Gar Katliamı, Türkiye Cumhuriyeti’nin başkentinin
tam ortasında, bütün güvenlik bürokrasinin gözleri önünde gerçekleşti. Bu feci
olayı gerçekleştiren canilerin istihbarat tarafından takip edildiği, canlı
bomba ihbarının olduğu iddiası çok sayıda belge ile ortaya serildi.
Ancak ortaya çıkan güvenlik zaafiyeti Türkiye’nin her yerinden
barışı savunmak için Ankara’ya giden yurttaşlarımızın aramızdan ayrılmasına
sebep oldu. Tarsus’tan yola çıkan ve barışı savunan yurttaşlarımızın onlarcası yaralandı
ve Leyla Çiçek, Metin Peşmen, Orhan Işıktaş’ı patlamanın hemen sonrası
kaybettik. Yaralılardan Ümit Ender canımız da 2020 yılında aramızdan ayrıldı.
Işıklar içinde uyusunlar.
10 Ekim Barış Şehitlerinin Mirasına Sahip Çıkacağız!
Barış Karanfillerimiz bu ülkenin eşitlikçi, laik, insan
haklarına dayalı, demokratik bir hukuk devleti olması için mücadele eden
herkesin yüreğindedir.
Hiçbir canımızın hatırasına gölge düşürülmesine ve 10 Ekim
katliamının unutturulmak istenmesine izin vermeyeceğiz. Adalet mücadelemiz bu
katliamda katillere yol verenler ve katliamın asıl sorumluları yargı önüne
çıkarılıncaya ve cezalandırılıncaya kadar devam edecektir.
Bugün; katliamlarda yitirdiğimiz canlarımızın, yüzlerce
yaralımızın ve on binlerce yoldaşımızın “sözü” işçilerin, kamu emekçilerinin
eylemlerinde ve grevlerinde, kadınların özgürlük mücadelesinde, barış
savunusunda yaşıyor.
Bizler IŞİD’e ve IŞİD zihniyetine, gericiliğe, laiklik karşıtı
faaliyetlere, vatandaşlarımızın düşmanlaştırılmasına teslim olmadık, olmayacağız.
Bir kez daha savaş rüzgârlarının estirildiği bu dönemde
ülkemizde, bölgemizde ve dünyada bedeli ne olursa olsun barış politikasını
savunacak, emek ve demokrasi mücadelesini yükselteceğiz.
Bugün bizler Cumhuriyete, ülkesine, memleketine, barışa sahip
çıkanlar barışın kenti Yenice’den sesimizi yükseltiyoruz. 9 yıl önce
yitirdiğimiz canlarımızın anısı önünde barışı savunmaya devam edeceğiz. Önce
barış, önce memleket demeye devam edeceğiz.
Yitirdiğimiz arkadaşlarımızın bizlere bıraktığı en değerli miras
olan emek, barış, demokrasi mücadelesini hep beraber, kol kola omuz omuza
büyütmeye kararlıyız.
Er ya da geç, sorumlular cezalandırılacak; emek kazanacak,
demokrasi kazanacak, barış kazanacak!”
0 Yorumlar