Tarsus’un göbeğinden akan Berdan ırmağı halkın büyük bölümünün su ihtiyacını
karşılıyor. Tarsus’ a yeten su Mersin Büyükşehir’e de gidiyor, hatta oradan
bazı ilçelere bile Berdan’ın içme suyu veriliyor.
Ama
Büyükşehir yasası ile bizim olan suyun nerdeyse tamamı Mersin’in
oldu. Eskiden TASKİ buraya ortaktı,
şimdilerde suyun kullanımını MESKİ sağlıyor, paraları da MESKİ topluyor. Yani
kendi suyumuzu Mersin’den tekrar parayla satın alıyoruz.
Tabi bir hizmet sunulacaksa ücreti de olacak. Ama
Tarsus’un suyu, büyükşehir olayıyla Mersin’in oluyor. Ve bu su bize pahalı satılıyor.
Önceki dönem belediye başkanı Burhanettin Kocamaz
döneminde “İçme suyu çok pahalı”, “Türkiye’nin en sulak bölgesinde bulunan
Tarsus ve mersin’de Türkiye’nin en pahalı içme suyunu içiyoruz” diye
bağıranlar, şimdilerde sus pus oldu.
Bu pandemi döneminde su ücretleri ikiye, hatta üçe
katlandı. Millet su faturalarını ödeyemez oldu. Bazıları çıktı, Belediyeye
destek olsun diye kampanya başlattı, “Su parasını ödeyemeyenler için askıda
su” ödemesi başlattı. Oysa çare bu
değil. Çare suyu ucuza içirmekte, su fiyatlarını kazık fiyatına çıkarmamakta.
Geçtiğimiz gün şehrimize gelen Mersin Büyükşehir belediye başkanı Tarsuslu
Vahap Seçer’e halk hep bunu sordu.
“Başkan suyumuz çok pahalı” dediler.
Başkan da gülerek “Biraz sabredin bir iki aya kadar
düzelecek” dedi. Başkada bir çare üretmedi. Selam verip geçti gitti.
Nasıl düzelecekse, bekliyoruz bakalım.
0 Yorumlar